Türk parlamenter gazeteci ve yazarlar birliği başkanı İbrahim Aydemir, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Teşkilatı’nın (UNESCO) 43. Genel Konferansı’nda alınan tarihi kararı “dilimizin kaderinde dönüm noktası” olarak nitelendirdi. Türkçenin, yalnızca bir iletişim aracı değil; bir medeniyet dili, bir ruh ve düşünce coğrafyası olduğunu belirten Aydemir, bu gelişmenin Türk dünyasında derin bir sevinç oluşturduğunu ifade etti.
TÜRKÇE: KÖKÜ DERİN, SESİ ENGİN BİR DİL
Aydemir, Türkçenin binlerce yıllık serüvenine dikkat çekerek, “Bu dilin sesi Orhun’dan yankılanır, Yunus’un gönlünde vücut bulur, Fuzûlî’nin mısralarında ölümsüzleşir” değerlendirmesinde bulundu. Ona göre Türkçe, sadece Türk dünyasının değil, insanlığın ahlakî ve düşünsel mirasına katkı sunmuş bir anlam dilidir.
TÜRK DÜNYASI İÇİN DİL, BİRLİĞİN SESİDİR
Aydemir, Türkçenin yalnızca sözlüklerde değil, gönüllerde yaşayan bir dil olduğunu kaydetti. Bu bağlamda 15 Aralık’ın “Dünya Türk Dili Ailesi Günü” olarak ilan edilmesinin, Türk devletleri arasında kültürel dayanışmayı güçlendireceğini söyledi. “Bu karar, sadece Türkçenin değil; kardeşliğin, ortak geleceğin ve medeniyet şuurunun ilanıdır” dedi.
KÜRESEL DÜZEYDE TÜRKÇE’YE SAYGI
Aydemir, Türkçenin artık sadece bir bölgenin değil, dünyanın kültür haritasında yeri olan bir dil olduğunu vurguladı. UNESCO kararının, Anadolu’dan Orta Asya’ya, Kafkasya’dan Balkanlar’a kadar geniş bir coğrafyada yankı uyandırdığını belirtti. “Türkçe, 21. yüzyılın insani diplomasi dilidir” diyen Aydemir, genç kuşakların dili bir şuur, bir medeniyet bilinci olarak yaşatması gerektiğini ifade etti.